Toplam Sayfa Görüntüleme Sayısı

21 Kasım 2013 Perşembe

Anket Lobisi...










DEMOKRASİ, neredeyse tamamı sahte ve büyük toprak zenginleri ile profesyonel politikacıların kontrolünde olan seçimlerden ibaret olamaz...
Che Guevara


Anket lobisi…

2014’TE yapılacak olan yerel seçimler yaklaştıkça,
Partilerin yanında, aday adaylarının da
Yaptığı çalışmalar dikkat çekiyor.
Daha, partisi tarafından aday gösterilmeyen aday adaylarının,
Bu süreçteki vaatleri, insanı gerçekten çok şaşırtıyor…
Dikkat ettiyseniz, ortalık anketlerden geçilmiyor…
“Bana gelmezler” diyordum ama, yanılmışım...
Biri geldi ve iki eliyle, sıkı sıkı tuttuğu kırmızı renkli kalın dosyayı masaya koydu ve de
Sağ eli ile, üzerine pat pat vurarak, başladı konuşmaya:
- İşte bu dosya var ya bu dosya… Benim için çok önemli.
Kamuoyunda itibarlı, saygın ve güvenilir bir araştırma şirketine 
Yaptırdığım siyasi eğilim anketi, beni çok mutlu etti…
Binlerce kişi arasında yapılan ankete göre,
Ben açık ara önde gidiyorum. Vatandaşlar;
En güvenilir başkan kimdir? sorusunda, %99.99 beni söylemiş.
En dürüst başkan kimdir? sorusunda, %99.99 yine ben çıkmışım.
En yakışıklı, iyi giyinen başkan kimdir? sorusunda da %99.99 ben yer almışım..
En iyi hizmeti hangi başkan verdi? sorusunda ortaya çıkan sonuç beni mutlu etti.
Çünkü bu sorunun yanıtında da %99.99 ben çıkmışım.
Kadınlara, gençlere, yaşlılara, çocuklara
En çok hangi başkan ilgi gösteriyor?
Sorusunda vatandaşlar, % 99.99 beni söylemiş.
En çok hangi başkanı tanıyorsunuz? sorusunda
Ortaya çıkan sonuç sevindirici. Bu soruda da %99.99 ben çıkmışım.
En çok ihale veren, kafe işleten ve en çok iş yapan hangi başkan?
Sorusunda, vatandaşlar açık ara ve hem de %99.99 beni göstermiş.
İşçilerle ve partisiyle sorunu olmayan başkan kim?
Sorusunda yine ben %99.99 önde çıkmışım.
Makam odasının kapısı ardına kadar açık olan başkan var mı?
Sorusuna verilen yanıtta da %99.99 ben işaretlenmişim.
En çok gülen, sempatik, ailesi düzgün başkan kim? sorusunda %99.99 ben çıkmışım.                   
Seçimlerde hangi başkana oy vereceksiniz?
Sorusunda vatandaşlar %99.99 beni söylemiş.
Kısacası ben var ya ben, kamuoyunda çok tanınıyorum, biliniyorum…”
Dayanamadım sordum:
- Sayın başkan, bu anketi kim yaptırdı ve ayrıca bu ankette başka başkan yok mu?
- Ben yaptırdım… Var tabi… Bir iki başkan adını da araya sıkıştırdık…
- Peki parasını kim verdi?
- Ben verdim… Şeyyy… Yani verdik...
- Yani bastır parayı, rakamlara attır taklayı… Peki, ne yapacaksınız bu anketi?
- Yüzlerce çoğaltacağım. Önce, çok sevdiğim Genel Başkan’ıma, sonra da parti yöneticilerine teslim edeceğim.
- Peki niye böyle bir şey yapıyorsunuz?
- Kamuoyunda adım eğer çok duyulursa, Ankara beni tercih eder.
- Başka anketler var mı?
- İlerleyen aylarda, yine basacağım parayı, rakamlara attıracağım taklayı…
- Peki bu yöntem sizce doğru mu, etik mi?
- Bak arkadaş. Seçim dönemine girdik. Parti ilkeleri, ahlakı, kuralları, programları umurumda değil… Artık ne yaparsak mübah. Kıran kırana savaş var. Ben aday gösterileyim de, gerisi önemli değil. Bunları yapmak zorundayım. Çünkü genel merkez, adayları anketlere göre de değerlendirecekmiş.
- Peki, size kolay gelsin…
Partilerin Genel Başkanları’nı ve de yöneticilerini,
Altını çizerek uyarıyorum:
Aman dikkat… Türkiye’de “anket lobisi”,
Fena halde işbaşında…







* KEMAL Kılıçdaroğlu, Başbakan için şöyle demiş: “ Yalan söylüyor. Yalancıdan Başbakan olmaz…” Bak şimdi çok merak ettim… Başbakan gerçekten yalan mı söylüyor, yoksa yalan söyleyen bir başbakan var da biz mi bilmiyoruz ve yalanlarını anlamıyoruz?

* PADİŞAHLARI, Sultanları, Şehzadeleri örnek alıp, topluma göstermek yerine, bu ülkenin kurtuluşunu sağlayan Mustafa Kemal Atatürk’ü örnek almak ve göstermek daha doğru değil mi?

* AK Parti İzmir Menderes İlçe Kadın Kolları Başkanı ve Belediye Meclis Üyesi Zerrin AK, Başbakan'a şarkı bestelemiş... Yürü be Ak… Bundan sonra kim tutar seni…

* AKP'li Sadık Yakut, "Kızlı erkekli eğitim büyük yanlış" demiş... Bilimle, sanatla, kültürle uğraşacağınıza nelerle uğraşıyorsunuz... Allah sana ve senin gibilere akıl fikir versin... 

* AKPTV8 yeni yayın dönemine başladı… Artık boş kanal oldu… İşlerine son verilen meslektaşlarıma, sabır diliyorum… Biliniz ki, Türkiye’de ilk kez bu iktidar döneminde bu kadar kıyım ve baskı yaşanıyor…

* AKP'Lİ bir milletvekili, "...Kırmızıyı görünce saldırıyor demek... Möölletvekili...” yazısından dolayı, “Bize inek dedi” diye, meslektaşım Bekir Coşkun’a dava açmış… Bakalım mahkeme, neyin ne olduğuna nasıl karar verecek ve vekil, neyi ispat etmiş olacak? Mahkeme, inekliği mi, yoksa kırmızıya saldıranın boğa olduğunu mu tescil edecek?

* SATILMIŞ Erdoğan, “Adımı değiştirebilirim” demiş… Satılmamış Erdoğan olsan ne yazar ki… Demek ki, değiştirilinceye kadar adın hala, Satılmış Erdoğan olarak kalacak…

* BAŞBAKAN, gezi eylemlerine katılanlara, sanatçılara “Ulan hepiniz oradaydınız…” demiş. Doğru... Başka nerede olacaklardı ki? Ulan Başbakan, alem adamsın vesselam…

* “BU ülkenin kültür politikasını anlayabilmeniz için, başbakanın 6 X 9’luk vesikalık fotoğrafına bakmanız yeterlidir…” demişti Uğur Mumcu… Bakıyoruz biz de…

* TÜM yasakları, tüm sınırlamaları, tüm engelleri “Halk istiyor “ diye dayatanlara, bunu halka algılatmaya çalışanlara sözümüz şu: Hadi oradan… Hadi oradan…

* NEREDE kaldı o balkon konuşmaları… Nerede kaldı o balkonda söylenen ve verilen sözler… Nerede kaldı o balkondaki anlayış… Demek ki, gömlek aynı gömlek… Yıkansa da lekeleri çıkmıyor…

* BU ülkenin Kültür ve Turizm Bakanı’nı gören, yaptıkları icraatlarını duyan, adını bilen var mı?

* YURDUN birçok kentinde, “Kentsel Dönüşüm” adı altında, “Rantsal Dönüşüm” çalışmaları yapan ve bu konuda şirketler kurma hazırlığında olan müteahhitleri ve onları destekleyen, onlardan birlik olmalarını isteyen, toplantılar yapan müteahhit kökenli belediye başkanlarını kınıyorum… Kentlerin gelişmekte olan bölgelerine adeta göz diken bu insanlara dikkat edin… Eğer yaşadığınız apartmanda komşularınızla birlik içinde olmazsanız, hiç ummadığınız bir anda evinizi kaybedebilirsiniz… Bu tuzağa düşmeyin…

* BAZI sözde aydınların, yazarların, gazetecilerin, AKP içindeki bazı isimlerin Pensilvanya’dakini savunarak ayaklanmasından medet ummasını hayretle izliyorum…

* CEZAEVLERİNİ doldurtanların ve dolduranların, cezaevlerini boşaltacağız demesi, ne yaman bir çelişkidir böyle…










Dost…

Dost hangi mesafede olmalı sizce?
Hep yanınız da var olan mı?
Kilometrelerce uzak da olsa bile, varlığı yeter mi?
Dost, doğruyu acı da olsa söyleyen mi?
Yoksa sizi incitmeden “iyi ki”leri gösteren mi?
Dost acınızda “ah”larla, “vah”larla sizinle yanan mı?
Aynı acıyı hissedip, size tekrardan gülmeyi hatırlatan mı?
Dost sadece dertlerinizi, yalnızlığınızı avutan mı?
Ya da mutluluğu paylaşırken mutluluktan gözleri dolan mı?
DOST, nasıl olmalı sizce?
Gerçek dost, size kırılmaz! Sizi anlar...
Gerçek dost, aranmayı beklemez! Her özlemde arar...
Gerçek dost, mesafe tanımaz! Yüreğinde taşır...
Gerçek dost, sevgi eksikliği hissetmez! O zaten tamdır...
GERÇEK DOST, hiç bir zaman UNUTMAZ, UNUTULMAZ! 
Fikret ALAN’a teşekkürler…


MEMLEKET İSTERİM...





YUKARIDAKİ iki fotoğraf arasında sadece 24 saat fark vardır. İlk fotoğraf 15 Kasım Cumhuriyet Bayramı törenleri sırasında Girne’de çekilmiştir. İkinci fotoğraf 16 Kasım günü Diyarbakır’da… İki fotoğraf arasındaki 1500 (belki daha fazla) fark okuyucuların algılama/ölçme/değerlendirme kabiliyetine sunulur. 
Hüseyin MÜMTAZ'a teşekkürler…



Dünya Çocuk Hakları Günü
Kutlu olsun...
Aynur Bal'a teşekkürler...

Pazarlama…

ATEŞLİ bir köy çocuğu şehrin en büyük marketinde işe başvurur. Dünyanın bu en büyük alışveriş merkezinde herşey ama herşey satılmaktadır. Patron sorar:
Daha önce hiç satıcılık yaptın mı?
Evet köyümde bu işi yaptım. Patronun gözü cocugu tutar.
İyi, yarın başlıyorsun. Ertesi gün akşam olur ve patron çocuğu karşısına alır;
Evet, bugün kaç satış yaptın??
Bir!
Ne bir mi? Ötekiler 20-30 satış yaptılar, Nasıl bir? Kaç dolar tuttu peki?
320.334 USD doları… Patron şaşırır ve sorar:
Nasıl becerdin bunu?
Adama küçük boy bir olta, sonra orta boy ve sonra da büyük boy bir olta sattım. Adama nerede balık tutacağını sordum. “Kıyıda” deyince bir tekneye gereksinimi olduğunu söyledim. Tekne bölümüne indik ve çift motorlu, yelkenli, lüks bir yat sattım. Vosvosuyla bunu çekemeyeceğini söyleyince son model 4x4 bir jeep sattım. Patron kendinden geçer...
Ne diyorsun, tüm bunları bir küçük olta almaya gelen adama mı sattın? Genç çocuk yanıt verir:
Yoo aslında karısı için bir tane orkid istemişti... Ben de ona şöyle dedim: "Haftasonun mahvolmuş, sen en iyisi balığa git..." 
Kemal Kırlangıç’a teşekkürler…



Çağlar Kut'a teşekkürler... 

Sayfa açıldıktan sonra farenizi üstüne basıp sayfada gezdirin... Çiçekler büyüsün...
Dr. Ataman Büyükataman'a teşekkürler...








İZMİR Ekonomi Üniversitesi Medya Kulübü ve Hukuk Kulübü’nün ortaklaşa düzenleyeceği “Medya Hukuku” paneli 5 Aralık 2013 perşembe günü İEÜ konferans Salonunda gerçekleşecek. 
Medya Hukuku, İnternet yayıncılığı, hak ve insan odaklı habercilik, iletişim ve ifade özgürlüğü gibi konuların konuşulacağı panele Avukat Fikret İlkiz, İEÜ Hukuk Fakültesi öğretim görevlisi Prof. Dr. Meltem Dikmen Caniklioğlu, Bianet Proje Danışmanı ve IPS İletişim Vakfı Başkanı Nadire Mater ve gazeteci Nedim Şener katılacak.    
Bilgi için: http://www.medyakulubu.com





Gezi Belgeseli ABD’de…

TÜRKİYE’DE, 31 Mayıs'ta başlayan ve bir aydan fazla süren Gezi Parkı direnişini konu alan“Başlangıç” belgeseli New York ve Washington DC'de gösterime girecek.
Serkan Koç'un yapımcılığını ve yönetmenliğini üstlendiği“Başlangıç” belgeseli Gezi Parkı direnişi boyunca yaşanan olayları ayrıntılı olarak gözler önüne seriyor. Belgeselde Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın Gezi Parkı direnişi sırasında yaptığı açıklamalar da yer alıyor.
Belgesel 7 Aralık Cumartesi günü Washington DC, 8 Aralık Pazar günü ise New York'ta gösterime girecek. ABD merkezli Expose oluşum film gösteriminin organizasyonunu üstlendi. Filmin Washington DC ve New York gösterimleri 4'er seans olacak. Filmin yapımcısı ve yönetmeni Serkan Koç da ABD'ye gelerek film gösterimlerinin öncesinde Gezi Direnişini ve filmin hikayesini konuklara anlatacak. Gösterimlerde belgeselin orjinal DVD'leri de satışa sunulacak. Belgeselin gösterimi gelecek talebe göre farklı eyalet ve şehirlerde devam edecek. Birçok sinema salonunda sansüre uğrayan film Türkiye'de halen açık hava sinemaları, özel organizasyonlar ve forumlarda gösterilmeye devam ediyor.
Ücreti 15 Dolar olan belgeselin biletleri sinema salonlarının kapısından temin edilebilecek.
İşte, “Başlangıç” belgeselinin New York ve Washington DC'deki gösterim saatleri ve fragmanı:
7 ARALIK CUMARTESİ - WASHINGTON DC
ADRES: ARTISPHERE 1101 Wilson Boulevard Suite 932 Arlington, VA 22209
GÖSTERİM SAATLERİ: 5:00 PM (DOLU), 6:30 PM, 8:00 PM, 9:30 PM
8 ARALIK PAZAR - NEW YORK CITY
ADRES: Anthology Film Archives 32 2nd ave ( E2nd street) Entrance on 2nd street New York , NY 10003
GÖSTERİM SAATLERİ: 12:00 PM (DOLU), 01:20 PM, 02:40 PM, 04:00 PM




















* 35'LİĞİ takip eden, başta Türkiye olmak üzereAmerika, Almanya, Avusturya, Avustralya, Arnavutluk, Azerbaycan, Belçika, Belarus, Birleşik Arap Emirlikleri, Bulgaristan, Bosna Hersek,Cezayir, Danimarka, Ekvador, Fransa, Finlandiya, Güney Kore, Güney Kıbrıs Rum Kesimi, Hollanda, Hırvatistan, Irak, İngiltere, İspanya, İsviçre, İsrail, İsveç, İtalya, Japonya, Kanada, Makedonya, Kazakistan, Libya, Nijerya, Norveç, Portekiz, Rusya, Sırbistan, Singapur, Suudi Arabistan, Ukrayna, Vietnam ve Yunanistan'da yaşayan ve de yazılarıyla katkı koyan, önerilerini paylaşan tüm dostlarımıza teşekkür ederiz…


Yorum, istek ve önerilerinizi yazabilir, 
paylaşabilirsiniz...




altay@vecdialtay.net





BU SİTE, BASIN ETİK YASASINA, ÇOCUK, KADIN, İNSAN VE 
HAYVAN HAKLARINA UYMAYI TAAHHÜT EDER...

BU SİTEDE YAYINLANAN YAZILARI PAYLAŞABİLİR, 
ALINTI YAPABİLİR VE KULLANABİLİRSİNİZ...


1 yorum: